Sürülerine Koyun Yetiştiriyorlar! Dev Ekonomi Sırrı
Bunca İnsanın Fakirliğinin Başlıca Sebebi
Hani onca fakir insan söyler ya kaderimiz böyleymiş diye. İşte durum tam olarak öyle; uyan, işe git, işten gel, kalan azıcık vaktini da yorgunluk nedeniyle kendine ve ailene dahi ayırama uyu ve tekrar uyan. Zengin Baba Fakir Baba kitabını okuyanlar bunun tam olarak kelime karşılığını bilir, rat race, yani fare yarışı.
Henüz doğduğunuz andan itibaren artık bir barkod numaranız ve yapacaklarınız yazılmıştır ancak bu kez yaratıcı tarafından değil para sahipleri tarafından çünkü bu insanlar hastalandıklarında bir doktora yeni bir şirket kurduklarında ise çaycıya, yazılımcıya, maliyeciye ve çok daha fazlasına ihtiyaç duyarlar. Bu insanların çok büyük kısmının geçmişlerinde akademik başarılar yoktur. Bu insanlar ömrü hayatınız boyunca çalışıp hiç para harcamazsanız dahi biriktiremeyeceğiniz paraları 1 günde kazanırlar ve 10 dakikada harcarlar. Bu insanlar sizlerin para kazanmak ümidiyle girdiğiniz hisselere balina olarak girer ve çıkarlar, sizlerin tabirinizle çocuklarınızın rızkını 2 dakikada hiç ederler. Peki kim bunlar?
Bu tarz muhabbetlere ne zaman tanık olsam ortaya birileri hemen komplo teorileri atar ancak alakası yoktur. Bu olaylar tamamen para, zaman ve psikoloji yönetimi sonucu ortaya çıkmış bir şeydir. Genellikle akımların öncüleridir bu kişiler. Yani öyle sihirli bi yanları yada gizli güçler tarafından desteklenir bi yanları yoktur. Bu insanlar çok çalışırlar ve sürekli doğru anı beklerler.
İsim vermeyeceğim ancak et tuzlamasıyla ünlü Türk şefimiz hayatı boyunca çalışmıştır. Bulaşık yıkamayla başlar ki etler hakkında bir şeyler öğrenebilsin. Öğrenebildiği her ânı her fırsatı değerlendirmiştir. Dünyanın en iyi kırmızı etlerini yetiştirmeleri gerekçesiyle, eti öğrenmek için Güney Amerika’ya dahi gitmiştir. Yıllar sonra çalışmalarının, döktüğü onca terin karşılığınını alması gerektiği anda ise yaptığı bir hareket onu ünlü etmiştir. Ün ki ne ün, bunun adı konamaz. Kazandığı paralar belki de tüm Afrika’nın açlık sorununu rahatlıkla çözebilecek kadar fazladır.
Bütün bunlar yaşanırken sizler TV’de gazı kaçmış kola misali geriye boş şekerli suya dönüşen tarzda ünlülerin son ünlerini emen programları izliyordunuz. Çalışıp sonraki adıma geçtikçe sizler kanal değiştirmekle meşguldünüz bu hep böyle devam etti. Ta ki büyük an gerçekleşene kadar. Artık emeklerinin karşılığını almaya başlamıştı ve o esnada mezarlıktan bir kolu fırlayan zombiler gibi sizler çıktınız, tıpkı “başarı nedir” videomda da belirttiğim gibi..
Sizler için karar vermek zordu şans mı, büyük güçler mi destek verdi?
Yukarıdaki anlattığım hikaye bu tarz bir konu için oldukça iğneleyici, belki sizler çin sinir bozucudur ancak bu olay tam olarak böyledir.
İnsanlar o kadar yüzeysel yaşayan varlıklardır ki borsaya girerler borsa hakkında hiçbir bilgi sahibi değillerdir ancak onca zaman boyunca zor şartlar altında ne hallerle biriktirdiği birikimi yatırarak balinaların paralarını katlarlar. Her zaman pes etme eylemindedir ve aşırı huysuzdur. Huysuzluk ki böyle bir huysuzluk görülmedi. Doğdukları coğrafyaya, doğdukları âna, doğduğu ailesine, gittiği okula, yürüdüğü yollara isyan eder. Bu onun sınavıdır ancak farkında değildir.
Karşısına çıkan her zorluktan şikayet eden insanlar Dünyaca ünlü borsa milyarderlerini çok şanslı bir yerde doğduktan sonra en iyi ebeveynlerin elinde büyüyüp ömrü boyunca talihli bir hayat sürdüğünü düşünür onlara göre bu kişiler Harvard mezunu olup her şeyi bilen sonra da şanslı bir şekilde milyarder olmuşlardır. Hepsi baba parası yemektedir. Hiçkimse başarılı değildir sadece bu insan başarılıdır ancak onun da yolu kapanmıştır yedi düvel başarısızlığı için uğraşmıştır.
Bunca hicvi yaklaşımı bir kenara bırakıp ana konuya dönersek, hayat bir akıntı gibidir. Bizler ise küçük balıklarız. Doğduğunuz andan itibaren bu akıntıya bırakılırsınız. Akıntıda sürekli diğer balıklarla yarışmanız istenir. Durduğunuz zaman cezalandırılırsınız, duraksarsanız sizi ezerler. İlk yarış ilk okuldur ki şimdilerde bu yarışlar ana okullarında başlıyor. Henüz arkadaşlarınızla top oynamanız gereken yaşlarda sırtınıza başarısız barkodu yapıştırılır ve sisteme göre sorunlu öğrencilerin yer aldığı bir liseye gönderilirsiniz aslında iyi öğrenci olsanız da durum aynı ancak oraya daha sonra geleceğiz.
Mutlu olduğunuz zaman kötü olduğunuz hatırlatılır ve mutsuz olmanız beklenir. Geç olgunlaşan birisinizdir ancak sistem sizin o farkı kapatmanıza izin vermez; çünkü bir kere süzgece takıldınız. Artık okul bir kere sizin hayatınıza engeldir ancak hayat size şöyle bir fırsat sunar, zaten çok da başarılı bir okul hayatı olmayan bir insan olduğunuz için ilginiz olan konuya yönelip en temelden çırak olarak başlayabilirsiniz ve genelde onu da yaparsınız. Azıcık aklını çalıştıran biri iseniz ki insanlar genelde akıllarını çalıştırırlar. Yükselmeye başlarsınız, artık çırak değil, daha çok ustalık yaparsınız ancak bu süreç oldukça acı doludur, genellikle az para kazanıp çok iş yaparsınız ki buradaki süreçte çoğu insan gelişmenin olmadığı zamanı karşılığı para ödeyen marketlerde maaşlı işe girip evlenip hayatı boyu zorluk yaşar ancak azınlık içersinde iseniz artık gözünüz açılmıştır.
Hani az önce daha sonra geleceğim dediğim bölüm vardı ya, işte o iyi lise öğrencilerinin 4 yıl lise 4 yıl üniversitede öğrenemeyeceği şeyi yani iş yapmayı, mesleği öğrenirsiniz. Artık bir konuda ustasınızdır. Türkiye gibi bir ülkede üniversite okuyan bir öğrenciden 10’larca yıl ileridesiniz çünkü o kişi mezun olduğu anda tecrübesiz ve işi sadece teorik olarak biliyordur ki o da yıllarca öğrendiği matematikten azdır 🙂
Artık elinize para geçtikçe bazı şeylerin farkına varırsınız ve kendi işinizi kurmanız gerektiğini fark edersiniz ve o kadar şanslısınızdır ki ustanızın yapmayı beceremediği her şeyi gözlemlemiş, ustanızın iyi yaptığı her şeyi öğrenmişsinizdir.
İş kurduğunuz andan itibaren iyi gelir kapınızı çalar ve artık burada ustanızın yapmadığını yapıp dijital çağa uyarlarsınız işinizi. Bunun için profesyonel insanlara para verirsiniz ve bu paralara acımazsınız. Bunun getirisi paha biçilemezdir artık yetememeye başlarsınız.
Yanınıza çılgınlar gibi öğrenmeye aç insanları ve profesyonelleri alırsınız. Artık iyi öğrenci olarak damganan öğrenciler sizin için iyi yetiştirilmiş birer koyundur. Kuracağınız yapıların ayakta durması için gerekli kolonlardır ki zaten bu amaçla yetiştirilmişlerdir. Fark edersiniz ki aslında para, iş kurma, insan yönetimi, liderlik ve öğrenme yeteneği hepsi birer ayrı sanattır. Üniversite bitiren bir genç henüz öğrenme sürecindeki tökezleyip ayağa kalkıp kurcalayıp tekrar etme döngüsünü bilmezken ilk tökezlemede pes edecek kadar tecrübesizken siz hayatı yerinde öğrendiniz. Belki %5’in içersindesiniz ancak yetişen koyunlar artık sizlerin sürünüze katılmaktadır.
Bu anlattığım hikaye sistemi ve tembel insanları oldukça eleştirel bir bakış açısıyla ele alsa da doğrudur. Bunca yıllık hayatımda gördüğüm 0’dan kendisine hazine yaratan tüm milyarderler bunları yaşamıştır. Ünlü Amerikan emlak milyarderlerinden, Silikon Vadisi milyarderlerine, ünlü ensesi kalın Türk iş adamlarından, 100 milyonlarca abonesi olan Youtube milyonerlerine hepsi aynı süreçten geçmiştir. Şunu unutmayın Steve Jobs bile okuduğu okulun işine yaramadığını fark edip gerçekten öğrenme ve bir şeyler yapma peşine koşmuştur.
Bu sohbeti dinledikten yada umutvadi.com‘dan okuduktan sonra sakın salakça bir şey yapıp üniversitelerinizi bırakmayın çünkü bizim ana konumuz o değil. Bittiği andan itibaren gözlerinizi kapatıp kendinizi sorgulayın ne yapmaya çalışıyorum, neden bu kadar insan birilerinin zamanı karşılığında para ödediği kişi olmaya çalışıyoruz. Ben kimim ve ne olmak istiyorum. Ben Matrix’ten nasıl kurtulurum.
Bu tarz ekonomi içerikli ve hayatın gizli saklı sırlarını içeren diğer videoları kaçırmamak için abone olmayı, takipte kalmak için bildirimleri açmayı ve like yada disslike ile tepkinizi belirtmeyi unutmayın. Ben Ramazan, sonraki videolarımda görüşmek üzere..
Merhaba, biliyorum ki sitemdeki hiçbir faydalı içerik hit almıyor ancak yukarıda bahsedilen video ve kanal olaylarının hepsi gelecekte netleşecek. Videolar ve podcastler hazırlıyorum. Gelecekte çok daha fazla insana özellikle çok daha faydalı bir konu ile sesleneceğim. Gün gelecek insanlar beni sitesinde anime önerileri yayınlayıp insanlara ulaşan değil de hayatlara dokunarak kendi hayatını değiştiren biri olarak tanıyacak. Ben Ramazan görüşmek üzre.